17 Mayıs 2010 Pazartesi

Mış mış, miş miş...

kara kedi görürsen ya kafanın üstünden geriye doğru bir tutam tuz at
ya yere bilmem kaç kere tükür
ya da saçını çek...
akşam tırnak kesilmez,
kısır kadın çocuğu olması için devenin altından geçer,
hamile kadın ayıya bakarsa çocuğu kıllı olur,
gelin ayakkabısının altına adını yazan "evde kalmış" kesin evlenir,
oklava elde iken üstünden atlanmaz çünkü karın ağrısı yaparmış,
ayakta pantalon giyilmez, şeytan işine karışırmış,
kulağını çekip tahtaya vur,
geceleri örümcek ağı bozulmaz,
gece çiklet çiğnenmez,
ayakkabı çıkarıldığında ters durmaması gerekir,
gece ölen kişinin üstüne sabaha kadar bıçak bırakılır,
ayın 13. günü uğursuzdur,
bir evin camına baykuş yada karga konarsa uğursuzluk demektir,
bir şeyi kırk kez söylersen olurmuş,
küçük çocuğun üstünden atlarsan çocuğun boyu kısa kalır,
cumaları ev süpürmek günahtır,
haftanın bilmem ne günü ev satın alınmaz,
yeni doğan bir çocuğun kırkı çıkmadan tırnakları kesilirse çocuk asi olur,
dört yapraklı yonca bulanın talihi açılır,
elden ele bıçak verilmez,
yıldız kayması ölümü getirir,
merdiven altından geçmek uğursuzluktur,
evlenirken eşinin ayağına bas,
yemin eden kişi yemin ederken sağ ayağını kaldırırsa yemini geçerli sayılmaz,
kapı eşiğine oturan iftiraya uğrar,
sol avucun kaşınırsa sana para gelecek demektir,
arefe günü dikiş dikilmez,
otururken bacak sallarsan kapına alacaklın dayanır,

ve bunun gibi milyonlarca hurafe daha.
aklım almıyor bunları,
hele hele teker teker düşününce o kadar saçma ve akıl dışı ki
içimden her seferinde "yahu bunlara hangi denyo inanır" diyesim geliyor.
düşünsenize bu saçmalıklar bize küçücük yaşımızda anlatılıyor
yani bunlarla büyüyoruz, üstelik söyleyenler kim?
önce evdeki ana-babamız sonra dışarıdaki büyükler ve diğerleri,
bunun bir çocuğun bakış açısından ne demek olduğunu düşünelim;
- "eh bir çocuk olarak karşımdaki tüm büyükler böyle diyorsa
demek ki kıçıma kurbağa kaçarsa eyfel kulesine çıkıp çince şarkı söylemem lazım"
yani bir çocuk zaten büyüklerin dediklerini kanun olarak kabul etmeye hazırken böylesine korkunç
ve saçma şeyler söylediğinizde nasıl inanmasın???
bu ülkedeki insanların %98'i hurafelere inanıyor
bu yüzdenin yaklaşık %70'i hayatında birkaç hurafeyi devamlı uyguluyor.
vay anam vayyyy memleketin haline bak.
her on kişiden yedisinin hayatında batıl inançlar önemli bir yer teşkil ediyor.
bunlarla büyütülen bir çocuğun
ilerideki hayatında kendine güvenen, ayakları üstünde durabilen, kendinin ne olduğunu bilip
buna göre yaşayan bir insan olabilmesi mümkün müdür?
hadi biz boku yedik bari çocuklarımızı kurtaralım.
merdivenin altından geçerken onu uyarmazsak
ya da bir kedi uçan bir kuştan düşen bir kılı üstünde taşıyor ve bu kılı bizim evimizde düşürürse
bizim evden akordeoncu çıkmaz gibisinden lafları çocuklarımıza etmezsek
çocuklarımız değil ama torunlarımızın bu gibi dangalakça safsatalardan kurtulmuş,
hayata mantığı ile bakabilen,
kendi seçimlerini dışarıdan gelen etkiler doğrultusunda değil inandığı şekilde yapan,
mental olarak sağlıklı ve ileri nesillere doğru yaşayabilmeyi öğretebilen
insanlar olmasını sağlayabiliriz.
günü ve yarını düşününp dar pencereye sıkışma,
dünyanın geleceğindeki insanların "doğru insanlar" olabilmesi için
kendini ve çevreni bu saçmalıklardan kurtar...