2 Mart 2011 Çarşamba

Yaradan...

yaradan
bilindik adı ile Allah.
O'nu anlamanın yolu dinden geçiyor dediler
tamam dedim dine sardım bir süre
hatta bir tanesine değil üçüne birden.
üç kitabı da defalarca okudum
içinde Allah'ı anlayabilmek için.
başlarda yetti de arrtı bile din kitaplarının anlattıkları.
ama kitaplar korkuttu beni
zira içleri emirler ve cezalar dolu.
bir süre sonra önce kendi dinime daha sonra diğerlerine
derinden bakınca yetmedi sanki Allah'ı anlayabilmek
çünkü kitaplar O'nu anlatıyor ancak çözüm bizde diyorlar.
halbuki benim aradığım çözüm değil O'nu anlamak.
işin derinine farklı yollardan inmeye başladım
tıpkı dinle başlayıp fazlasını isteyenler gibi,
ilk durağım mistisizm oldu
onu spiritualizma takip etti.
hala da ediyor
matematik, numeroloji, teoloji
ve daha bir çok şey,
aradım, arıyorum sanırım arayacağım anlamayı
zira her bir adım attıkça şaşkınlığım artıyor.
bugün milliyet okudunuz mu bilmiyorum
meyvelerin şekilleri vücutta neye benziyorsa ona faydası varmış diye bir haber var.
bir sürü meyve ile vücudun ona benzeyen şekillerini bulup
o meyvelerin vücudun o bölgelerine direk iyi geldiğini
doktorlar tarafından onaylatmış haberi yapanlar.
Allah'ı anlayabilmek, O'nu kavrayabilmek için
müthiş bir haber benim için
düşünsenize Allah önce "ol" diyor
sonra zamanı yaratıyor "ol"sun diye
daha sonra denizlerin karalardan ayrılması için gökyüzünü yaratıyor
denizleri karalardan ayırıyor
karaların üzerine yeşilleri
denizlerin içine balıkları yerleştiriyor
daha ortada insan diye bir şey yok
karalara yerleştirdiği yeşillerin uçlarına da yemişleri katıyor
onlara da meyve diyor.
tüm doğayı halletikten sonra sıra karadaki hayvanlara geliyor.
hayvan derken kedi köpek değil topraktaki larvadan dinazora kadar bir yelpaze bu.
işin nihayetinde insan ile finali yapıyor.
bu işin toplamı ne kadar sürdü bilmiyorum
ancak insandan çok süre önce meyveyi
ve o meyveleri şekillerine göre insan vücuduna faydalı olacak şekilde yarattığına göre
nasıl bir planın içinde olduğumuzu kavrayabiliyor musunuz?
böylesine "yanlışsız" bir planı bizim için yapmış/yapıyor/yapacak.
ben böyle eşsiz bir zekaya
böyle kopya edilemez bir plana
böyle tarif edilemez bir güce nasıl saygı duymayayım?
nasıl onu sevmeyeyim?
nasıl?
neden?