26 Mart 2010 Cuma

Neden Kızıyoruz?...

diyelim ki ;
6 yaşındasın, evindesin ve ev anne babanın misaifrleri ile dolu.
salonda sohbet ederlerken bir laf söylüyorsun
çocuksun
tabi ettiğin lafta çocukça olacaktır.
yine diyelim ki ;
baban sen o lafı ettikten sonra yanına gelip
- ne diyosun sen len zibidi...
deyip
kafana bir şaplak atıyor, misafirlerden bazıları da gülüyor.
sen içeri odana gidiyorsun ve olan olay hakkında düşünmeye başlıyorsun
ne hissedersin?
evdeki insanlara rezil olma?
aşağılanmışlık?
babana kızgınlık?
utanç?
ve benzerleri...
işte o an ne yaparsın?
bir karar verirsin,
kendi kendine şunu dersin ;
- bir daha biri bana bunu yaparsa ona kızacağım...
ve bu şablon bilincine yerleşir.
ne kadar uzun zaman geçerse geçsin
bunca geçen uzun zaman içerisinde kimse kafana şaplak atmamış bile olsa
yıllar sonra bir gün biri kafana şaplak atarsa vereceğin ilk tepki ne olur sence?
KIZMAK...
şimdi şaplağı yediğin anda düşünce sisteminin nasıl çalıştığına bakalım ;
şaplağı yediğin ilk an beyin vücuduna ilk şu soruyu sorar :
- bir yerin acıdı mı?
çünkü acırsa beyin duygulara ona göre emir verecektir.
vücudundan beynine cevap geliyor :
- hayır acımadı.
eğer ilk tepki "acı" değilse beyin vücudun ve duyguların harekete geçmesi için ne yapar?
bilinçaltına şunu sorar :
bu şaplak sana neyi hatırlattı?
bilinçaltın cevap verir :
- 6 yaşımdayken evde misafirler varken babam şaplak atmıştı ve şunu şunu hissetmiştim...
beyin cevabı aldıktan sonra görevi gereği duyguları ve vücudu harekete geçirmek zorundadır.
ve beyin emiri verir :
- ŞU AN KIZMAN GEREKİYOR...
emri alan duygular ilk olarak vücudundaki mimiklere kendi emrini gönderir
- yüzünü buruştur ve kızgın ifade takın.
vücut ilk tepkiyi surat ile verdikten sonra surat kızgınsa benim de harekete geçmem lazım der
ve vücut yediği şaplağın karşılığını kişinin karakterine göre verir.
kimi vücut şaplağı atana şaplak atarken kimi de güler geçer veya tehdit eder :
- bana bunu sakın bir daha yapma.
işte insandaki kızgınlığın adım adım yolculuğu.
peki bu noktaya eriştikten sonra bunu bilmek yeterli midir yoksa yapılabilecek başka bir şey daha var mıdır?
evet vardır.
eğer kendimize "beynimizin acıdan sonraki sorusuna otomatik olarak cevap vermeden önce"
sadece 1 saniyeliğine "DUR" diyebilirsek daha sonra oluşacak adımların önünü keser ve
duygularımızın vücudumuza "tepki ver" emrinin önüne geçeriz.
böylelikle sonrasında oluşabilecek diğer aksiyon ve reaksiyonları elemine etmiş oluruz.
bunu yapabilmemiz için bir tek şeye ihtiyacımız var ;
1 SANİYE...
o saniye bizim odağımızı değiştirecek ve kızgınlığın önüne geçecektir.
anahtar bu
yapılması gereken tek şey :
PRATİK...
beyin insanın yönetmeni gibi görünse de unutmayalım ki beyin önce soru sorar daha sonra emir verir.
beyinin sorduğu soruların neler olabileceğine hükmetmek ise bizim elimizdedir.
önemli olan o tek saniyeyi araya sokabilmektir.
araya giren saniye devre bağlantısını koparacak ve sonraki adımları ortadan kaldıracaktır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder